Scroll Top

Bağırmayan Bir Anne Olma Yolunda 5 Adım

   Bağırmayan bir anne olmayı bu yıl öğrendim. Şu ana dek çocuklara bağırmadan 88 gün geçirdim. Eğer çocuklarınıza bağırmayı nasıl bırakacağınızı merak ediyorsanız defalarca deneme yanılma ve çığlıktan sonra bende işe yarayan yöntemleri paylaşayım.

Nancy Jergins

İlk olarak hayattaki esas zevki beni zorlamak ( davranışlarıyla değil sözleriyle) gibi görünen bir çocuğum olduğunu söyleyeyim. Bu çocuk çok miktarda saygısız, iğneleyici espriler yapıyor, bazen art arda bir kelimeyi kullanıp duruyor. Ve bu çocuk 13 yaşında. Ama yöntemlerim daha küçük çocuklarda da işe yarıyor. Şunu da eklemek isterim ki aylar boyunca çocuklarıma bağırmamış olsam da bolca alaycı, iğneleyici ifadeler kullandım. Fakat adım adım gidelim. Şimdilik bağırmayan anne olma üzerine odaklanalım. İşte bunun için atılacak adımlar:

 

  1. Çocuklarınıza bağırmanın tehlikesini anlayın
    Çığlığın tehlikesi sesinin şiddetinde değil. “ Seni seviyorum canım “ diye son sesle bağırmak sorun yaratmaz. Çocuğumuza sesimizi yükselttiğimizde bu, büyük çoğunlukla öfke, kızgınlık ya da acıdan kaynaklanır. Bağırmak çocuklara kızdığımızda kontrolü kaybetmenin kabul edilebilir olduğu mesajını verir ki bu tam da onlara öğretmek istediğimiz şeyin tersidir.
  2. Bağırmanın bir faydası olmadığını unutmayın
    Ebeveynlik uzmanı Scott Turansky şöyle ifade ediyor: “Bağırmak ve benzeri şeyler manipülasyondur. Harekete geçmek için duygusal yoğunluğu kullanmış oluyoruz. Problem şu ki duygusal yoğunluk mesajı saptırır. Bağırmak sözcüklerin gücünü yok eder. Çocuklarımıza benim sözlerime itaat et diyoruz aslında.”
  3. Rolünüzü unutmayın
    Çocuğunuzla aranızdaki tansiyon yükseldiğinde onun bağırmalarına ve öfke krizlerine aynı şekilde karşılık vermek isteyebilirsiniz. Bunu yapmamaya çalışın. 11 yaşındaki kızım küsüp bana cevap vermeyi reddettiğinde çocuk psikoloğu olan amcama ben de aynı şekilde karşılık vermeli miyim diye sordum. Sakince “Hayır” dedi. “ Sen bir yetişkinsin”. “Bizler sağduyunun, sükûnetin ve olgunluğun sesi olmalıyız.
  4. Kontrolü kaybetmeden tartışmaları sonlandırın
    Bilge biri zamanında “ Yalnızca kavga başlatmaya yarayacak aptalca ve cahilce tartışmalara dahil olmayın.” demiş. Çocuklara cevap verip bizi tartışmanın içine çekmelerine izin verdiğimizde tansiyonu tırmandırmaya başlarız. Çocuklara onlardan beklentimizi söyleyip konuyla ilgili soru ve endişelerine cevap verdiğimizde tartışmanın sona erdiğini kesin bir dille belirtmemiz lazım. Devamında soru ya da yalvarmalarla bize saldırmaya devam ederlerse sakin bir şekilde bir kez daha tartışmanın bittiğini ifade etmemiz gerekir. Konuşmaya devam edersek kontrolü kaybetme riskini arttırırız.
  5. Çığlıktan “kaçış” planınız olsun
    Daha bir gece önce çocuklarıma bağırmak üzereydim. Yorgundum, regl öncesi gerginliğim vardı. Beni çıldırtmaya başlamışlardı. Derin bir nefes alıp bir kez daha beklentimi söyleyebilirdim fakat o anda yapacak gücüm yoktu. Yürüyüşe çıkacağımı ve ihtiyaçları olursa babalarının üst katta olduğunu söyledim. Böylece sakinleşmek için yeterince zaman kazandım. Eğer dışarı yürüyüşe çıkma imkanınız yoksa en azından başka bir odaya gidin, kulaklık takın ya da banyoya gidin.

Peki, siz çocuklarınıza bağırmamak için hangi yöntemleri kullanıyorsunuz?

Nancy Jergins     

  Çeviri:Türkan DEMİR