Scroll Top

KARDEŞ REKABETİNİN PSİKOLOJİK ARKA PLANI

KARDEŞ REKABETİNİN PSİKOLOJİK ARKA PLANI

  Kavgaları önleyemezsiniz. Ancak sadece kontrol altına almayı umabilirsiniz..

4 ve 8 yaşlarındaki çocuklarım pandemiyle birlikte hiç olmadıkları kadar yakın olmaya başladılar-bazı geceler yatak odalarından kıkırdaşmalarını duyar oldum. Ama ne kadar çok beraberseler o kadar çok da kavga ediyorlar!

Benimkiler en çok sıraya girmeleri gerektiğinde ve ortada bir adaletsizlik olduğunu düşündüklerinde birbirleriyle çatışıyorlar. Buna dair en komik örneği geçtiğimiz sonbaharda grip aşısı olmak için sıra beklerken yaşadık. Hangisinin önce odaya gireceğine dair sıkı bir kavgaya tutuşmuşlardı. Büyük kızım çekişmeyi kazanmıştı ancak mutluluğu uzun sürmemişti; ilk girene ödül verilmediğini ve onu bir iğnenin beklediğini odadan içeri girince fark etmişti!

Evde hep birlikte yaşadığımız bugünlerde bağrışları bir opera gösterisini aratmayacak kadar yüksek seviyelerde. Haliyle biz de babasıyla birlikte nerede hata yaptığımızı düşünür olduk. Oysa kardeş kıskançlığı üzerine araştırmalar yapan Prof. Dr. Jeanine Vivona’ya göre bu sorunun bir cevabı yok: “Kardeşler arasındaki rekabet bir hayat gerçeği. Ve bizler, kardeşi ya da çocuğu olan kişiler olarak, bunu ancak kontrol altına almaya çalışabiliriz.”

Kardeş çatışmalarını gözlemleyen araştırmalara göre bu kavgalar saatte sekiz defayı bulabiliyor. Bir başka araştırma ise kız kardeşlerin daha yakın bir ilişki kurduğunu ve ağabeyli kardeş çiftlerinin daha çok kavga ettiğini buldu. Araştırmacı Mark Ethan Feinberg ise kardeş rekabetine dönemsel bir açıklama getiriyor: “Kardeşler arası çatışmalar ergenlikle beraber düşüşe geçer, bir nevi seviyesi azalmaya başlar. İlkokul ve ortaokul yılları ise kardeşler arasındaki öfkeyle başa çıkmak için en zorlayıcı dönemlerdir”.

Çoğu kardeş olur olmadık şeylerden ötürü çatışmalar yaşasa bile kardeş rekabetinin gelişimsel bir amacı da bulunmakta: Kardeşler arasındaki bu çatışmalar, çocukların kendilerinde neyin özel ve eşsiz olduğunu anlamasında onlara yardımcı olur. Esasen, bütün çocuklar anne babalarının gözünde “özel” bir yere sahip olmak ister. Araştırmacı Vivona’ya göre bu istek, çocukların kardeşlerinden daha ayrıcalıklı bir muamele görmelerini sağlar. Ancak bazen kardeşler birbirlerinin beceri ve isteklerine göre de ilgi ve kişiliklerini şekillendirebilir.

Örneğin, büyük kardeşin futbolda çok başarılı olması durumunda küçük kardeş ağabeyiyle aynı takımda futbol oynamayı reddedebilir çünkü onun kadar iyi oynayamama ihtimali vardır.  Veya belki aynı takımda oynayabilirler ama bu, büyük olan oyuna tam konsantre iken küçük olanın takımın soytarısı gibi davranmasıyla sonuçlanabilir.

Kardeş kıskançlığı çok yaygın olsa da bu çatışmaları dizginlemenin bazı yolları vardır. Kardeş kıskançlığı üzerine çalışan uzmanların derledikleri 5 öneriye gelin her beraber bakalım:

Hangi durumlarda tartışmalar çıktığını gözlemleyin

Araştırmacı Sally Beville Hunter, çatışmalar çıkmadan hemen önce neler olduğuna dikkat kesilmemizi öneriyor. Örneğin, çocuklarınız hep video oyunu oynarken kavga ediyorsa, herhangi bir oyun süresince neler olduğuna kulak verin. Özellikle birbirlerini kışkırtan kelimeler veya ses tonları kullanıyorlarsa bu iletişim ipuçlarına büyük bir kavgaya dönüşmeden hemen önce müdahale etmeye çalışın.

Çatışmaları nasıl çözeceklerini öğretin

Sakinleştikten sonra çocuklarınızla birlikte oturup problemi onları suçlamadan ya da utandırmadan tartışmalarına olanak sağlayın. Her birinin sözleri kesilmeden konuşmasına izin verin. Aynı zamanda problemlerine dönük çözüm önerileri bulmaları için onları teşvik edin. Neredeyse ilkokuldan itibaren çocuklar hangi çözümlerin işe yaradığını anlamaya başlamakta. Çözümleri işe yaramadığında ise problemin ne olduğuna dair tekrar düşünmeyi de öğrenmeliler. Bu noktada onlara rehberlik ederek aralarındaki sorunlarla nasıl başa çıkabileceklerini öğretmeniz gerekmekte.

Davranışlarını başkalarıyla bir aradayken övün, yalnızken eleştirin

Kardeşler birbirlerine iyi ve nazik davrandığında bu davranışlarını güzel sözlerle olabildiğince pekiştirmeye çalışın:  “Sırayı önce kardeşine vermen ne kadar güzel!”. Eğer eleştirilecek bir davranış sergilediyse de bunu diğer kardeşin yanında yapmamaya özen gösterin çünkü sizlerin eleştirisini duymak diğer kardeş için bir koz haline gelebilir. Özellikle de büyük çocuklar bunu yaygın olarak patronluk taslamak için kullanmakta: “Annem sana koltukta zıplamamanı söylemişti, unuttun mu?”.

Herkesin bir arada olduğu aktiviteleri yakalamaya çalışın

Çocuklarınızın mizaçları ve kişilikleri aynı olabileceği gibi farklı da olabilir. İkisi de dansı sevebilir ya da biri dans etmek isterken diğeri satranç oynamak isteyebilir. Veya bir tanesi dışa dönükken diğeri içine kapanık olabilir. Bu gibi durumlarda beraber zaman geçirebilecekleri ortak aktiviteler yapmaları kardeşlik bağlarını kuvvetlendirecektir.

Örneğin, biz düzenli olarak film geceleri düzenliyoruz. Bu esnada da hangi filmin izleneceğine kadar vermek çok uzun sürebiliyor. Araştırmacı Vivona’ya göre bu süreç ne kadar uzun sürerse sürsün, birlikte yapılacak bir aktivitenin değeri azalmıyor. Uzun uğraşlar sonunda hep beraber oturup 13.kez yine Oyuncak Hikayesi’ni izliyor olsak bile çocuklarım “anlaşmanın” nasıl bir şey olduğunu ancak bu şekilde öğreniyor.

     Covid-özel:

Özellikle kış aylarında evimizde olduğundan daha fazla vakit geçiriyoruz. Araştırmacı Hunter’ın bu konuyla ilgili ilginç bir önerisi var: “Bazı kardeş kavgaları dışarıya çıkıp evin etrafında koşmalarını söylemenizle bile çözümlenebilir!”.  Özellikle de kapalı bir alanda sıkışıp kalan çocuklar için çatışmalar daha şiddetli bir hal alabiliyor. Bu gibi durumlarda içeride ya da dışarıda uygulayabilecekleri fiziksel aktiviteler onlara iyi gelecektir.

Jessica Grose,   
New York Times   

Çeviri: Nas ÇAY   

Benzer gönderiler

bir yorum bırakın

Yorum yapmak için giriş yapmış olmanız gerekir.