Kime Özeniyor Bu Çocuk?

Ah şu ergenlik… Bizzat yaşayan gençler açısından oldukça fırtınalı, ebeveynler açısından bir o kadar zorlu geçen bir süreç. Ergenlik dönemi ve sorunlarını doğru anlamak ve çözüm alternatiflerini oluşturabilmek adına iki farklı pencereden bakalım istedim bu döneme…

    İlk penceremize daha yakından bakmak için bir gencimizin günlüğüne göz atalım mı birlikte?

                                                                                                                      16.10.2020

Sevgili günlük, bugün okula giderken aynaya baktığımda yüzümde bir sürü sivilce olduğunu fark ettim. Böyle görünmeyi hiç ama hiç sevmiyorum. Biliyor musun arkadaşlarımdan birisi saçlarını kestirmiş, çok yakışmış, ben de saçlarımı kestirmek daha güzel görünmek istiyorum… Okulda arkadaşlarımın sürekli hakkında konuştuğu videolar var herkes o videoları izliyormuş, Onlar hep bu videolar hakkında sohbet ediyorlar, gülüyorlar, espri yapıyorlar, ama onların yaptıkları esprilerin hiçbirini ben anlamıyorum biliyor musun? Ben izlesem kesin annem ve babam ders çalışmayıp o videoyu izliyorum diye kızarlar. Zaten bunlar hep benim başıma geliyor, her şeye benim adıma karar veriyorlar. Oysaki ben artık büyüdüm, kendi kararlarımı kendim alabilirim. Beni hep engelliyorlar, o videoları izlemediğim için arkadaşlarım da benimle sohbet etmeyecek yalnız kalacağım. Bir de bana diyorlar ki her şeye kızıyormuşum, çok sinirliymişim, kimsenin beni anlamadığı bir dünyada nasıl öfkelenmeyebilirim ki?

     Diğer pencereye biraz araladığımızda ise tanık olacağımız ebeveyn sesleri yükselir.

“Saçını kestireceği modele bak, kime özeniyor bu kız bilmem ki?” , “Yahu ne anlıyor bu oğlan bu videoları izlemekten,  ders çalışacağına tüm gün bunların başında.”

Okuduklarımızdan da yola çıkarak fark ediyoruz ki, ebeveynler ve gençler bu konuda pek ortak fikirde değil gibi gözüküyorlar. Peki, nasıl baş edeceğiz tüm bu her gün değişen özenmelerle? Birine izin verilse, ertesi gün başka bir istek karşımıza çıkmayacak mı?

      Sevgili anne babalar, gençler bu dönemde birçok görünüşü, birçok fikri, birçok tavrı, birçok yaşantıyı bizzat deneyimleyerek sadece kim olduklarını bulmaya çalışırlar aslında… İlk bakışta “Eyvah, bu çocuk ne olacak başımıza ?” sorusu aklınıza düşse de sakinlik ile atlatılan bu sürecin korkulan sonuçlar doğurmadığına tanık olacağımız günler yakındır. Gençler bu dönemde birden fazla kişi olurlar, yaşantıları bizzat deneyimlemek isterler. İçinde bulundukları bu dönemi bizler “Kimlik Bunalımı” olarak adlandırırız. Gerçekten de gençlerde görülen tüm bu davranışlar, kimliğini bulma sürecindeki yaşanılan bunalımın sancılarından başka bir şey değildir. Çoğu yetişkin ergenlik dönemindeki resimlerine bakınca “ Neler giyiyormuşum ben öyle, şu saçlarımın haline bak.”  diyerek gülümser. Bizim bile hatırlayınca gülümsediğimiz bu deneyimlerimize anne babalar olarak gülümseyebilmek bu kadar zor mudur sahiden? İşte bu noktada bir detayı yakalamak bize düşer. Tüm bu görünüşlerin, deneyimlerin hepsi bir süreçtir ve geçicidir. Bu süreçte anne babalara düşen ise,  ergenlik fırtınasında, kaptanları oldukları gemiyi zedelemeden dingin limanlara ulaştırabilmektir.

  “Ne yani sırf bu ergenlik süreçmiş diye istediği her şeye izin mi verelim?” sorusunu duyar gibiyim… Elbette her yaşantıya izin vermek mümkün olmayacaktır, ancak deneyimlerini bizim eşliğimizde, hem mahrum kalmadan hem hırçınlaşmadan yaşamasının birkaç örneğine birlikte göz atalım:

• Çocuğunuz saçını izin veremeyeceğiniz görünüşte bir modelde kestirmek istiyorsa, neden böyle kestirmek istediği hakkında konuşabilir, hangi yüz tipine hangi saç modellerinin uygun olabileceğini birlikte araştırabilir, birlikte görüşlerini almak adına bir kuaföre gidebilirsiniz. “Başta hayır ben öyle kestirmek istiyorum.” gibi tepkiler ile karşılaşsanız bile,  sizin sakinliğiniz onun hırçınlaşmasına izin vermeyecek ve ortak karara varılabilecek bir yol açmış olacaktır.
• Israrla video izlemek istediğine tanık olduğumuzda: “Bu videoda neler ilgini çekiyor, başka neler izleyebilirsin?” gibi izleme nedenleri hakkında konuşabiliriz. İlgisini çekebilecek arkadaşlarına bahsedebileceği farklı ve daha faydalı videoları birlikte izleyerek üzerine sohbet edebilirsiniz. Bu dönem genci için yeni konuşulacak bir konunun öncüsü olmak oldukça önemlidir ve hoşuna gidecektir.

      Çatışılan durumları ve çözüm alternatiflerini çoğaltabiliriz. Buradaki temel vurgu ise iletişimi doğru kurmak, isteklerine değer verildiğini ve anlaşıldığını gence hissettirmektir. Çatışmalar aileler ve gençler için farklılık gösterse de, ergenlik her aile ve genç için geçici bir süreç olduğu kadar, doğru kurulamayan iletişim nedeniyle kalıcı izler gösterebilir.

Ergenliğin ata sözünü şuraya iliştiriyorum:” Bu da gelir, bu da geçer.”

Yasemin KAZAN