Scroll Top

Pozitif Ebeveynler Tarafından Yetiştirilmemiş Olanlar İçin Pozitif Ebeveyn Olma Rehberi

Onlardan daha iyi olmak için çok uğraştığınız halde kendi anne babanız gibi olmaya mahkum gibi hissettiniz mi kendinizi?Cezalandırıcı bir evde yetişip pozitif bir ebeveyn olmaya çalışmanın ne kadar zor olduğunu bilirim. Siz de benim gibi pataklama, dövme, bağırma ya da ayıplamanın temel disiplin teknikleri olduğu bir evde büyümüş olabilirsiniz. Belki de şimdi dehşet içinde bu tekniklere sizin de başvurduğunuzu fark ettiniz. Altını değiştirmek için balköpüğümü yere yatırıyorum, anında poposunu çevirerek emekleyerek uzaklaşmaya çalışıyor. Çenemi sıkarak onu geri yatırıyorum ve şarkı söyleyerek dikkatini dağıtmaya çalışıyorum fakat o, oyun alanına gitmeye kararlı. İstemsizce onu pataklama görüntüleri geçiyor aklımdan. Derin bir nefes alıyorum, öfkemi kabulleniyorum. Bu mücadeleye bir ara vermemiz gerektiğine karar veriyorum. “ Birazdan yeniden deneriz” diyorum keyifle emekleyip gitmesine izin verirken. Saldırma dürtüsü içimde var, bunu ailemden aldım. Bir öğretmen ve bakıcı olarak 15 yılımı bu istemsiz dürtülerin üstesinden gelip farklı davranmak ve bu huy kızıma da geçmesin diye harcadım.

İyi haber, sizin pozitif bir ebeveyn olmak için 15 yıl harcamanıza gerek yok. Sizinle çocukluk yaralarımı nasıl iyileştirdiğimi ve ebeveynlik kitabınızı yeniden yazmanız için gerekli teknikleri paylaşacağım.

 

Daha İyi Bir Yol Seçmek

Aynı negatifliği yeniden yaratmak kaderimiz değil, kendi çocuklarımızı yetiştirmek için daha iyi bir yol seçebiliriz. Soru, bunun nasıl olacağı. Bütün iyi niyetimize rağmen ebeveynlerimizin bize karşı kullandığı korkutucu dili sıklıkla biz de çocuklarımıza karşı kullanırız.

“Çünkü ben öyle dedim.”

“Hemen şimdi ağlamayı kes”

“Yeter artık, bu akşam TV izlemek yok!”

  Kızımın altını değiştirirken direnmesi karşısında hissettiğim anlık pataklama dürtüsü gibi yetiştirilme tarzımız bizim de otomatik tepkimize dönüşüyor. Fakat böyle olmak zorunda değil.” Tam Beyinli Çocuk” ve “İçten Dışa Ebeveynlik” kitaplarının yazarı Dan Siegel “Çocuklarımızla kurduğumuz ilişkideki en önemli faktör: kendi ebeveynlerimizle olan tecrübelerimizden ne kadar öğrendiğimizdir.” der.

Benim yolculuğum pozitif ebeveynlikle tanışmamla başladı.

Pozitif Ebeveynlik Nedir?

Bana göre pozitif ebeveynlik, çocuklarımızın ihtiyaçlarına ve duygularına hassaslıkla yaklaşırken gelişimsel açıdan nerde olduklarını da göz önünde bulundurmaktır. Pozitif ebeveynlik:

  • “Çocuğuma istediğimi nasıl yaptırırım?” dan çok “ Neye ihtiyacı var?” ya da “ Ona nasıl yardımcı olurum?” diye sormak.
  • Davranışı kontrol etmeye değil sorun çözmeye odaklanmak.
  • Tokat atmak, oyun oynamasını engellemek gibi cezalar vermekten, ayıplamak ve isim takmaktan uzak durmak.
  • Hem kendi hem de çocuğumuzun ihtiyaçlarını gözetmek.
  • Çocukların farklı yaşlardaki gelişim özelliklerini ve sınırlarını bilmektir.

Koşulsuz Ebeveynlik kitabında, Alfie Kohn, bu yaklaşımı çocuklara karşı olmak değil onlarla işbirliği yapmak olarak özetliyor. Balköpüğüm altının değiştirilmesini istemediğinde, o anda hareket etmek istediği anlamına geliyor. Onu cezalandırmak ya da zorla yatırmak yerine şarkılarla dikkatini çekiyorum, eline oyuncak veriyorum ya da ağzına, burnuna vs. dokunmasını söylüyorum. Bazen birkaç dakikalığına altının açık olmasına izin veriyorum.

Neden Pozitif Ebeveynlik?

Toplum olarak cezalandırmanın iyi davranışları yerleştirmek için güçlü bir motivasyon unsuru olduğunu düşünmeye programlandık fakat Alfie Kohn gibi uzmanlar, cezaların ders vermekten çok çocuğun kızgın olmasına, gücü olanın gücünü zayıfın üzerinde kullanarak yolunu bulduğunu düşünmesine sebep olur. Bu da davranışlarının başkalarını nasıl etkileyeceğini düşünme ihtimalini azaltır. Cezalandırma, insanların isteklerini yapmasam neler olur diye düşünmeye yöneltir ve nasıl bir insan olmak istiyorum sorusunu sormaktan alıkoyarak ahlaki gelişimi olumsuz yönde etkiler. Ebeveynlerle cezaları kaldırıp pozitif ebeveynler olmakla ilgili konuştuğumda önce bir şaşırıyorlar. Gözlerinin önüne yola fırlayan yabani çocuklar, istediği olmadığında mızmızlanan şımarıklar ve çocukları yatağa yatırmak için bile gerekecek sonu gelmeyen rüşvetler geliyor.

Pozitif ebeveyn olmakla her şeye izin veren ebeveyn olmayı karıştırıyorlar

Çünkü günümüzde en yaygın ebeveynlik stilleri iki zır kutbu oluşturuyor. Bir tarafta çocuğun her hareketini dikte eden asker ebeveynler diğer tarafta kendini çocuğun ihtiyaçlarına ve heveslerine adayan ebeveynler. O yüzden biri değilse diğeridir diye düşünüyorlar. Oysaki pozitif ebeveynlik ikisi de değildir ve orta bir yerde durur ve daha iyi bir modeli temel alır: Ortaklık. Hem çocuğun hem de ebeveynlerin ihtiyaçları açıklanır ve mümkün olduğunca iki taraf ta tatmin edilir. Aileler bazen bu tarz bir ebeveynliğin çocuğu şımartacağından korkarlar. Fakat araştırmalar tersini işaret ediyor: Hem kibar hem de beklentileri yüksek ebeveynlerin yetiştirdiği çocuklar akademik yönden daha başarılı oluyor, daha az sigara, uyuşturucu bağımlısı oluyor ve arkadaşlarıyla birlikteyken daha az agresif oluyorlar. Bu modelde ebeveynler de kazanıyor; çocuklar işbirliğine daha açık oluyor, daha bağımsız oluyorlar ve daha iradeli, öz-disiplin becerileri daha gelişkin oluyor. Uslu çocuk olmak “isteyen” çocukları oluyor.

Kendi Ebeveynlerimizle İlişkimizi Anlamak

Fakat ebeveynlik tekniklerimizi değiştirmek yetmez. Kendi ebeveynlerimizle ilişkimizi değerlendirmek için de biraz zaman harcamamız gerekir. Onların neyi iyi yaptıklarına, keşke daha iyisini yapsalardı dediklerimize ve bunların bizi bugün olduğumuz hale gelmede ne kadar etkili olduklarına bakarak, bize miras bıraktıkları modelden özgürleşebilir ve kendi ailemiz için kendi çerçevemizi oluşturabiliriz.

 

İşe şu soruları sormaya başlayarak başlayabiliriz:

1. Çocuklarımızda bizim de uygulamak istediğimiz neler yaptılar?

Babam bizimle çok ilgilenirdi. Beni geleneksel “kızsal” aktivitelerle sınırlamazdı. Bisikletimin lastiğini değiştirmeme yardım eder, elektronik eşyalarla oynamama izin verirdi. Bir keresinde tüm hafta sonunu kamyonundaki bir contayı değiştirmekle geçirdik. Ne ben ne de o daha önce böyle bir şey yapmamıştık. Birlikte onun almış olduğu bir tamir rehberi üzerinde çalıştık. Eminim ki benim “ben yaparım” inancım ve özgüvenimin büyük kısmını bu deneyimlere borçluyum. Annem bana sanki onun dünyasını aydınlatan benmişim gibi hissettirirdi. Buna örnek vermek çok zor; bir şekilde öyle hissettirirdi. Bu yoğun sevgi sayesinde dünyanın güvenli bir yer olduğuna inanarak büyüdüm. Harika bir aşçıdır, ailemize yemek yaparken pek çok mutlu saatimiz olmuştur. Bu anlar, bizim bağ kurma zamanlarımızdı.

2. Yaptıkları içinde bizim farklı yapmak istediğimiz ne var?

Babamın çabuk sinirlenen bir yapısı vardır ve bunu hem sözleriyle hem davranışlarıyla gösterir. Bana bağırdığı, küfür ettiği, patakladığı, hafif vurduğu ya da dövdüğü olurdu. Kırılan bir oyuncakla ilgili yalan söylediğimi hatırlıyorum. Eğer başım belaya girmeyecek olsaydı yalan söylemek zorunda kalmayacağımı düşünmüştüm.Annem nadiren pataklardı fakat bana kızdığı nadir zamanlarda soğuk ve mesafeli dururdu. Ben özür dileyene kadar beni görmezden gelirdi. Sanırım davranışıma çok kızdığı için ne yapması gerektiğini bilemiyordu.

3.Onların kendi çocukluğu nasıldı?

Annemin de babamın da kolay bir çocuklukları olmamış. Onlardan çok şey bekleyen katı ebeveynleri vardı ve her ikisi de yirmisine varmadan evi terk etmişti. Babamın sıcaklığına, annemin genel yumuşaklığına baktığımda her ikisinin de kendi anne babalarından daha iyi olmak için çok uğraştıklarına inanıyorum. Benim daha iyi bir ebeveyn olma isteğim onların doğru yaptıkları şeylerin göstergesi.

4.Çocukken bizi yaralayan şeyler nelerdi?

Birkaç yıl önce, lise yıllarımdan acı veren bir anım geldi aklıma. Sorumluluk sahibi biri gibi davranıp başkalarını da düşünerek davranmıştım ama babam beni yanlış bilgi vermekle suçlamış ve cezalandırmıştı. Geriye dönüp baktığımda kendisine yalan söyleyip onu aldatan birinden dolayı duygusal bir acı yaşadığını fark ettim.Yoğun bir şefkat duygusu sardı beni ve çocukluk yaram iyileşmeye başladı.

Pozitif ebeveyn Olma Yolunda Karşılaşılabilecek Zorluklar

Çaba harcamadan pozitif ebeveyn olunmuyor, özellikle de cezalandırıcı bir ailede yetiştiyseniz… Karşılaşabileceğiniz zorluklardan bazıları:

1. Ne yapmayacağını bilmek ne yapacağını bilmek anlamına gelmiyor.

Tokat atmak, dövmek, cezalandırmak istemediğinizi bilmek maalesef yeterli değil. Ben, cezaya 25 alternatif yöntem içeren bir liste yaptım. Ne yapacağımı bilmediğimde bu fikirlerden yardım alıyorum.

2.Rol model eksikliği

Sosyal canlılarız. Eğer etrafımızdaki herkes aynı davranıyorsa o davranışı normal kabul ederiz. Uzun zaman boyunca benden başka çocuğunu dövmeyip bir de ceza vermemeye çalışan birini tanımadım. Sürekli doğru yapıp yapmadığımı sorguluyordum. Benimkilerden daha büyük çocukları olan ve benzer bir felsefesi olan bir çiftle tanıştığımda inanılmaz faydalı oldu. Artık konuşacak, kızgınlığımı paylaşacak ve fikir alacak birileri vardı. Onların çocuklarının mutlu, hassas ve sorumluluk sahibi bireyler olarak yetiştiğini görmek doğru yolda olduğumu doğruluyordu.

3. İçinizdeki ebeveyni aşmak

Kafanızın içinde bir ses yankılanır. “Yanlarına mı kalsın?” “Şımartma şu çocukları.”

Bu ses, kendi ebeveynlerinizin, etrafınızdaki diğer ebeveynlerin ve medyadan duyduklarınızın bileşimi bir “içses” tir, fakat her zaman haklı değildir ve hatta çoğu zaman kesinlikle yanlıştır. Bunu yeni bir sesle değiştirmeye çalışıyorum. Ne zaman ceza verme isteği duysam “Nasıl iletişim kurabilirim?” diye düşünüyorum. “iletişim” benim ebeveynlik mantram oldu.

4.Eski alışkanlıkları kırmak

Alışkanlıkları değiştirmek gerçekten zor olabilir ama imkansız değildir. Bana yardım eden şeylerden biri, kızmamı ya da bağırmamı neyin tetiklediğini keşfetmek oldu. Sizi tetikleyen şeylerin kaydını tutmak hangi durumlarda olumsuz davranış kalıpları içerisine girdiğinizi fark etmenizi sağlar ve bunun yerine neyi koyabileceğinizi düşünmeye başlarsınız.

5. Kendi ebeveynlerinizin ya da etrafınızdaki diğer ebeveynlerin yargılamalarıyla yüzleşmek

   Anne babamla, balköpüğümü büyütme tarzımla ilgili anlaşmazlıklar yaşayacak kadar yakın yaşamıyoruz. Ama eminim ki o büyümeye devam ederken çok sık olmayan görüşmelerimizde onun öfke patlamaları sırasında yatıştırmak için kucağıma alışıma, sebepsiz öfkesini ifade edişine, 10 dakika fazla oynamak için ağlayışına ve hatta “bunu yapma” diye bana bağırmasına şahit olacaklardır. Eleştiri geldiğinde sakin kalıp tüm bunların, onun sorumluluğunun bilincinde bir birey olarak yetişmesine hizmet ettiğini açıklayacak ve soracağım” Siz her şeyi kendi anne babanız gibi mi yaptınız?”

6. Yeni “siz” e çocukların adapte olması

   Pozitif ebeveynler olmaya başladığınızda her ne kadar işler çocuğunuz için daha olumlu olsa da geçiş süreci onlar için de zorlayıcı olabilir. Dünyaları değişmektedir ve bu onlar için sarsıcı olabilir. Eğer askeri disiplinli ebeveynlerseniz, katı hallerinize geri döneceğinizden korkabilirler. Her şeye izin veren kendini çocuklarına adayan ebeveynlerdenseniz güçlerini kaybetme korkusu yaşayabilirler. Yeni beceriler edinirken onlara da yardımcı olmak zorunda olacaksınız.

Thomas Gordon, fedakar bir annenin kendi “kaybeden yok” metodunu ilk kez uygulamasını anlatıyor. Annesinin her zamanki gibi yapmayacağını fark ettiğinde genç kız masayı terk edip odasında bir öfke patlaması yaşar. Anne onu takip eder, kendi kızgınlığını ifade eder ve “ Bence ikimizin de kazanacağı bir çözüm bulabiliriz ama masaya dönmezsen bunu yapamayız. Bir çözüm bulmak için benimle masaya dönmek ister misin?”

Zaman alacaktır ama çocuklarımıza problem çözme becerilerini öğretmek için hiçbir zaman geç değildir.

Geçiş nasıl olmalı?

1. Bir seferde bir alışkanlığa odaklanın

Ailenizde büyük bir farklılığa yol açacak bir şeyle ya da sizin motivasyonunuzu arttıracak küçük bir değişimle başlayın. Benim pozitif ebeveyn olma yolculuğum dövmeyi bırakma kararımla başladı. Etkili bir şekilde takdir etmeyi öğrendim, “iyi” demeyi bıraktım(bunun sorunlu olduğunun farkında değildim) ve çocuklarla daha iyi iletişim kurmayı öğrendim.Pozitif ebeveynlik varılacak bir nokta değildir, sizler gibi ben de yolun başındayım; çünkü bir ebeveyn olarak kendimi geliştirmek istiyorum.

2. Hatırlatıcılar yapıştırın

Çocuk yetiştirme tarzınızda değişiklikler yaptığınızda hatırlatıcı notlar asmak faydalı olabilir. Sheila McCraith, evin her yanına bağırmamasını hatırlatacak turuncu hippolar astı. Hatta oğullarına da onun bağırmak üzere olduğunu fark ettiklerinde bunlardan birini kendine göstermelerini istedi.

3. Günlük tutun

Biliyorum saçma gelebilir ve tabii ki bunu yapmaya zamanınız da olmayabilir ama dürüst olmak gerekirse günümü gözden geçirmek kadar etkili bir şey olmadı hayatımda. Uzun olmak zorunda da değil. Her gece ( ya da çoğu gece) şükran duyduğum üç şeyi, ertesi gün için iki hedefimi ve farklı yapabileceğim bir şeyi yazarım. Bu basit etkinlik bir ebeveyn olarak değerlerime bağlı kalmamı ve kızımla iletişim kurmanın farklı yollarını bulmamı sağlıyor.

4. Kendinize karşı sabırlı olun

Hata yapacaksınız. Değişim zaman alır. Bir süre iyi gitsek bile asla mükemmel olmayacağız. Daha geçen gün kızımın ısırığına çok sert tepki gösterdim. Sonra farkına vardım ki bir ebeveyn olarak başarısız olacağım sayısız anlardan biriydi. Bu aynı zamanda kızım için uzlaşma, affetme, yumuşak başlılık ve yeniden deneme için önemli bir model oldu.

6.Çocuklarınıza karşı sabırlı olun

Çocukların yaptığı rahatsız edici şeylerin çoğu oldukça normal. Bu hareketlerini sevmek ya da bunlara izin vermek zorunda olduğumuz anlamına gelmiyor fakat normal olduğunu kabul etmek onların ihtiyaçlarını aynı zamanda kendi ihtiyaçlarımızı gidermede yaratıcı çözümler bulmanın ilk adımı sayılır.

6. Başka Pozitif Ebeveynler Bulun

Pozitif ebeveyn olmak başlarda kendimi yalnız hissettiren bir şeydi. Çoğunlukla kendimi etrafımda beni yargılayan insanlara karşı savunmada hissediyordum. Başka bir aileyle tanışmak süreci kolaylaştırdı. Karşılıklı saygı konusundaki düşüncelerimi doğruladı ve korkularım, kızgınlıklarımla ilgili konuşabileceğim güvenli bir alan yarattı. Eğer çevrenizde yoksa sosyal medyadan pozitif ebeveynler bulabilir iletişime geçebilirsiniz.

7. Kendi ebeveynlerinize Karşı da Değişin

Daha önce de belirttiğim gibi çocuklarınız için iyi bir ortam oluştururken en önemli unsur kendi çocukluğunuzu ve ailenizle ilişkilerinizi gözden geçirmektir. Eğer acı dolu, şiddet içeren bir çocukluğunuz olduysa sizi biraz zorlayabilir. Cezalandırıcı olmayan, iletişim temelli ebeveynlik yaklaşımının öncülerinden Dr. Haim Ginott der ki:

Karar verici unsurun ben olduğum şeklinde korkutucu bir sonuca vardım. Benim günlük ruh halim havayı oluşturuyor. Gerek bir ebeveyn gerekse bir öğretmen olarak bir çocuğun yaşamını acı dolu ya da neşeli yapma gücünü elimde tutuyorum. Bir işkence aracı ya da ilham kaynağı olabilirim. Aşağılayabilir, dalga geçip incitebilir ya da iyileştirebilirim. Tüm durumlarda bir krizi bitiren ya da büyüten, bir çocuğu insancıllaştıran ya da canavara dönüştüren benim verdiğim tepkidir.

Bence bu korkutucu bir farkındalık değil umut veren bir mesaj. Çocuklarımı nasıl yetiştireceğimi kader belirlemiyor. Geçmişimi aşmayı seçebilirim ve böylece çocuklarımla bağ kurabilir, onlara ilham verebilir, onlarla eğlenebilir ve onları iyileştirebilirim.

                                                                                                                                   Amy Greene

Çeviri: Türkan DEMİR

Benzer gönderiler

bir yorum bırakın

Yorum yapmak için giriş yapmış olmanız gerekir.